Birleşmiş Milletler Örgütünün 1972 yılında İsveç’in başkenti Stockholm’de düzenlediği zirvede, 5 Haziran tarihinin “Dünya Çevre Günü” olmasını 133 ülke oybirliği ile kabul etti. O tarihten bu yana çevre sorunlarına kamuoyunun dikkatini çekmek, politik ilgiyi arttırmak ve halkın katılımını geliştirmek üzere dünya genelinde çeşitli etkinliklerle 5 Haziran Dünya Çevre Günü olarak kutlanmaktadır.
Tüm canlılar yaşamlarını sürdürebilmek için temiz havaya, temiz suya, temiz besine, kısaca temiz çevreye ihtiyaç duyar ve bunları bulabildikleri yerleri yaşam alanı olarak seçerler. İnsanların yaşam alanlarına zarar vermesi, o yaşam alanını paylaştığı tüm canlılara ve en çok da kendisine zarar vermektedir. Sağlıklı bir yaşam ancak sağlıklı bir çevre ile mümkündür.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Covid-19 (corana virüsü) salgını baş göstermiştir. 2020 yılına gelindiği zaman insanoğlu tüm dünyada milyarlarca insanın pandemi nedeniyle bu kadar kısa sürede rutin davranışlarını tamamen değiştireceği bir deneyimi yaşayacağını, asla hayal edemezdi.
Pandemi nedeniyle tüm dünyada yaşanan kitlesel ve yaşamsal kısıtlamaların sonucunda insanların üretim ve tüketim alışkanlıklarının değişmesi ile birlikte Covid-19’un (corana virüsü) yoğun olduğu bölgelerde endüstrilerde yavaşlamalar yaşandı. Bu duruma araç trafiğinin de azalması eklenince insanlığın, endüstrinin çevre üzerindeki yıkıcı etkisinin doğaya ne kadar zarar verdiği gözler önüne serildi.
Covid-19 (corana virüsü) pandemisinin ortaya çıkmasının ardından bir dizi önlemlerin alındığı Ülkemizde de benzer gelişmeler yaşandı. Covid-19 (corana virüsü) salgını nedeniyle insanların dışarı çıkmaması ve trafik yoğunluğunun azalması ile birlikte hava kalitesinde de iyileşmeler gözlemlendi.
Pandemi ile ilgili ülkemizde alınan tedbirlerden biri de, tek kullanımlık kişisel maske ve eldiven gibi hijyen malzemelerinin kullanım zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Kullanılan hijyen malzemelerinin sağlımızı koruduğu kadar tehdit etmemesi için tedbir alınmasının zorunlu olduğu belirlendi.
Kurum, kuruluş ve işletmelerin bina ve yerleşkelerinde oluşan maske, eldiven ve diğer kişisel hijyen malzeme atıklarının diğer atıklardan ayrı olarak biriktirilmesi, geçici depolama alanlarına taşınması, gerekli temizlik işleminin ayrı bir personel tarafından yapılması ve geçici depolama alanlarında en az 72 saat bekletildikten sonra “diğer atık” olarak evsel atık kapsamında yönetilmek üzere teslim edilmesi gerektiği tespit edildi.
İçerisinde bulunduğumuz pandemi sürecinde kişisel hijyen malzemelerinin kullanımından çevrenin kirlenmemesi ve sağlımızın olumsuz etkilenmemesi için birey olarak her birimiz azami düzeyde gayret göstermeliyiz.
5 Haziran Dünya Çevre Günümüz, kutlu olsun…